Page 7 - 10_edebiyat_ogretmenin
P. 7
GİRİŞ 1. ÜNİTE 5
EDEBİYATIN TARİH VE DİN İLE İLİŞKİSİ
ˇ Güzel sanatların bir dalı olan edebiyat, ürünlerini ortaya koyarken de bu ürünleri ince-
lerken de çeşitli bilim dallarıyla ve sosyal hayatı şekillendiren olgularla ilişki içindedir.
Edebiyatın ilişkili olduğu unsurlar incelendiğinde aklımıza ilk olarak “tarih” ve “din” gel-
mektedir.
EDEBIYAT - TARIH ILIŞKISI
EDİTÖR YAYINEVİ
Tarih; insanların geçmişte meydana getirdikleri medeniyetleri, büyük toplumsal olay-
ları, ekonomik ve coğrafi koşulları, savaşları, medeniyetlerin birbirleriyle ilişkilerini
ve her türlü sosyal ve kültürel etkinliği gerçekliğe bağlı kalarak düzenli ve sistemli
bir şekilde inceleyen bir bilim dalıdır. Edebiyat ise insanlığın bu tarihî süreç içinde
oluşturduğu hem sözlü hem de yazılı edebî ürünlerden oluşan sanatsal bir etkinliktir.
Tarih, bir milletin ortak hafızası olduğundan edebiyatı tarihten bağımsız bir şekilde
düşünmek mümkün değildir. Tarihî olaylar her dönemde edebî ürünlerin başlıca ko-
nuları arasında yer almıştır. Ancak sanatçılar tarihî olayları çoğu zaman olayın özüne
bağlı kalmak şartıyla kendi hayal dünyasından bir şeyler katarak okuyucuya sunarlar.
Bu nedenle tarihî olayları konu alan edebî ürünler sanatsallık özelliklerinden bir şey
kaybetmez. Edebiyat ile tarih arasındaki ilişkinin bir başka yönü de “edebiyat tarihi”
alanında yapılan çalışmalardır. Edebiyat tarihi; edebiyatın geçmişini, eserleri, sanat-
çıları, sanatçıların hangi toplumsal olaylardan etkilendiklerini inceler. Bu bakımdan
edebiyat tarihi alanında yapılan çalışmalar tarih bilimine de kaynak teşkil eder.
Destanlar, gazavatnameler, seyahatnameler, seferatnameler, tezkireler gibi metinler
hem tarihî olaylarla ilgili bizlere bilgi vermekte hem de belirli düzeyde edebî değer
taşımaktadır. Dolayısıyla bu metinler tarihçilerin ve edebiyat araştırmacılarının yarar-
landıkları önemli birer kaynak niteliğindedir.
EDEBIYAT - DIN ILIŞKISI
Toplumsal hayatı ve kültürü etkileyen en önemli ögelerden olan din, edebiyat üze-
rinde de oldukça etkilidir. Dini açıdan toplumda meydana gelen her türlü değişim
sosyal hayatı etkilemekte ve bu, edebiyata da yansımaktadır. Bu duruma İslamiyet’le
birlikte Türk kültüründe ve yaşamında meydana gelen değişimler örnek gösterilebilir.
İslamiyet’in kabulüyle birlikte dilde meydana gelen değişim edebî ürünlerde Arapça
ve Farsça sözcüklerin kullanılmasını da beraberinde getirmiştir. Bu durum Arapça
ve Farsçaya olan rağbeti artırmıştır. Ayrıca Arap ve Fars edebiyatlarına özgü edebî
türlerle tanışılmış ve edebî hayatta çeşitlilik ortaya çıkmıştır. Edebî ürünler vasıtasıy-
la İslamiyet insanlara öğretilmeye çalışılmış ve İslam dininin yayılma alanı genişle-
miştir. Ayrıca edebiyat araştırmacılarının Türk edebiyatını dönemlere ayırırken göz
önünde bulundurdukları ölçütlerden biri de İslamiyet’in kabulüdür. İslamiyet’le birlikte
Türk edebiyatında “İslamiyet Etkisinde Gelişen Türk Edebiyatı” adı altında yeni bir
dönem başlamıştır.