Page 43 - 10_tarih_ogretmenin
P. 43
DÜNYA GÜCÜ OSMANLI (1453-1595) 91
ˇ Bu hazırlıklar arasında;.
M Venedik ile daha önce yapılmış olan antlaşma yenilenirken Macar Krallığı ile üç yıllık
ateşkes imzalandı.
M Sırp despotu ve Bosna kralı
ile ilişkiler iyileştirildi.
M Mora ve Arnavutluk üzerine
asker gönderilerek Bizans’a
yardım göndermeleri engel-
lendi.
M Böylece Bizans’a destek ola-
bilecek devletler engellendi.
M Yıldırım Bayezid Dönemi’nde
yaptırılmış olan Anadolu Hisa-
rı’nın karşısına Rumeli Hisarı
(Boğazkesen) inşa edildi.
M Böylece Karadeniz’e geçiş tam anlamıyla kontrol altına alınarak Bizans’ın Karade-
niz üzerinden yardım alması engellendi.
M Gelibolu tersanesinde bir yandan yeni gemiler inşa edilirken bir yandan da eski
gemiler tamir edildi.
M Bu çalışmaların sonucunda 400 parçalık bir donanma oluşturuldu.
M Devrin mühendislerinden Muslihiddin, Saruca Sekban ve Macar asıllı Urban gibi
ustalara Şahi adı verilen büyük toplar döktürüldü.
Çizimlerini II. Mehmet’in yaptığı ve havan toplarının öncüsü kabul edilen aşırtma
M EDİTÖR YAYINEVİ
sistemli toplar icat edildi.
M Ok ve mermiye dayanıklı tekerlekli kuşatma kuleleri inşa edildi.
M Ayrıca kuşatma esnasında surları tahrip edebilmek için lağımlar (yer altı tüneli) açıl-
dı.
M Misivri, Ahyolu, Vize ve Sair kaleleri alındı.
BIZANS’IN KUŞATMAYA KARŞI ALDIĞI TEDBIRLER
ˇ İstanbul surları tamir edildi, halk surların içerisine alındı. Haliç’in girişi eski gemilerin
birbirine zincirlenmesiyle kapatıldı.
ˇ Girit, İtalyan, İspanyol ve Ceneviz kuvvetlerinden yardım alındı. Gıda ve cephane stoku
yapıldı. Sur dışındaki köyler boşaltıldı, tahrib olan surlar tamir edildi.
ˇ Papadan yardım istendi. Grejuva adı verilen suda yanan ateş topu kullanıma hazır-
landı.
ˇ Papanın önerisiyle Ayasofya’da Katolik ve Ortadoks mezheplerinin birleşmesini hedef-
leyen bir ayin düzenlendi.
NOT:
ˇ Bir haçlı seferi başlatmak için düzenlenen bu ayin istenilen amaca ulaşmamıştır.
ˇ Çünkü İstanbul halkı bu birleşmeye karşı çıkmıştır.
ˇ IV. Haçlı Seferi sırasında haçlıların İstanbul’u yağmalamasını hatırlatarak Grandük
Notaras “İstanbul’da Latin küllahı görmektense Türk sarığı görmek evladır.” sözüyle
tepkisini dile getirmiştir.

