Page 173 - 8. SINIF VIP TÜRKÇE SORU BANKASI - EDİTÖR YAYINLARI

PARÇADA ANLAM 173

5 Aşağıdaki parçaların dil ve anlatım özelliklerinden hareketle hangisinin “Sanatçı, kah-
ramanın kişilik ve fizikî özelliklerini birlikte ele alabilmelidir.” diyen bir sanatçıya ait olduğu
söylenebilir?

A) Bir resmî dairede inşaat mühendisi olarak çalışan Turgut’un, eşi Nermin ve iki çocuğuyla
görünürde iyi bir aile düzeni vardır. Ancak arkadaşının ölüm haberi Turgut’un bütün hayat
düzenini altüst eder. Turgut, Selim’in intiharını aydınlatmak için arkadaşlarıyla ve ailesiyle
görüşmeler yapar.
B) Bana kitap kurdu, boş hayaller kumkuması, hayatın cılız gölgesi gibi sıfatlar yakıştırılabilir,
şövalye romanları okuya okuya kendini şövalye sanan Don Kişot’a benzetebilirsiniz beni.
Yalnız onunla bir fark var aramızda: Ben kendimi Don Kişot sanıyorum.
C) Selim’e özenerek alınan kitaplar, yüzlerce kitap, hiç okunmamış duruyordu öylece. “Hiç ev-
EDİTÖR YAYINLARI
den çıkmadan beş yıl sürekli okusan belki biter bu kitaplar.” demişti Selim. Okuldaki günleri
aklına geldi. Böyle hırsla eline aldığı kitapların beş on sayfasını okuduktan sonra içinin bir
balon gibi söndüğünü hatırladı.
D) Nermin perdeleri kapıyordu. Dış dünya ile ilişkileri kesme vakti gelmişti. Bugün ne yaptın ca-
nım, zamanının yaklaştığı o çukurdaki gözlerinden anlaşılıyordu. Hep böyle umarsız olması
beni bazen çok üzse de ben artık onun bu hâlini de sevmeye başlamıştım.

6 Bitkilerde hastalığa neden olan etmenler insan ve hayvanlarda hastalığa neden olan etmen-
lerle oldukça benzerdir. Bu etmenler; virüs, viroid, bakteri gibi mikroorganizmalar ile ışık, nem,
sıcaklık azlığı ya da çokluğu gibi çevresel faktörlerdir. Fitopatoloji dört bilim dalından meydana
gelmektedir. Bunlar: mikoloji, bakteriyoloji, viroloji ve herbolojidir.

Bu parçanın anlatım özellikleri ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Tanımlardan yararlanılmıştır. B) Açıklayıcı anlatım ağırlıklıdır.
C) Karşılaştırma yapılmıştır. D) Terim anlamlı sözcükler kullanılmıştır.

7 Güneş gibi parlayan güzel kaşağının dişlerine baktım. Çok keskin ve sivri idi. Biraz köreltmek
için duvarın taşlarına sürtmeye başladım. Dişleri biraz köreldi. Atlara tekrar sürdüm kaşağıyı.
Atların hiçbiri durmuyordu yine. Kızdım, öfkemi sanki kaşağıdan çıkarmak istedim. On adım
ilerideki çeşmeye koştum. Kaşağıyı yalağın taşına koydum.
Bir hikâyeden alınan bu parçanın dil ve anlatımı ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söyle-
nemez?
A) Olay, geçmiş zaman diliminde yaşanmıştır.
B) Olayın yaşandığı yer, gerçek mekânlarla yakınlık göstermektedir.
C) Parçadan yola çıkarak dönemin siyasî hayatı hakkında bilgi sahibi olunabilir.
D) Olay, birinci kişi ağzıyla aktarılmıştır.