Page 147 - 8. SINIF VIP TÜRKÇE SORU BANKASI - EDİTÖR YAYINLARI
P. 147
PARÇADA ANLAM 147
9 Yıldızlar arası uzaya adım attıktan sonra 10 Şiiri hayattan uzak düşünemeyiz. Hele bazı
ışık hızıyla bile gitseniz bir sonraki durağa şiirler çok şanslıdır; hiç teklifsiz gelir, işleri-
ulaşmak çok zaman alırdı. Çünkü evren- nizin içine karışıverir. Nereden geldiğini fark
deki uzaklıklar olağanüstü büyüktür. Bize edemezsiniz bile. Bir süre dilinize dolanır,
Güneş’ten sonra en yakın yıldız olan Proxi- sonra kaybolur gider. Bunlar şüphesiz ha-
ma Centauri’ye varmanız 4,2 yıl, en parlak yatın binbir çeşit rengine tercüman olurken
yıldız Sirius’a varmanız da 8,5 yıl sürerdi. bir insanlık hâlini sıcağı sıcağına yakalama
İçinde bulunduğumuz Samanyolu gök ada- imkânına ermiş mısralardır. Bundan son-
sının dışına çıkmak için de yaklaşık 25.000 ra şairin yakaladığı “an”a ulaşan her okur;
yıl geçmesi gerekirdi! Gök adamızın en ya- duygularını, en yüksek söz gücü ile ifade
kın komşusu Andromeda gök adasına var- edilmiş bu şiirle açığa vurur. Böylece şiir,
mak 2 milyon 537 bin yıl sürerdi! Kısacası, kitap sayfaları arasında toplanıp kalmaktan
EDİTÖR YAYINLARI
ışık hızıyla bile gitseniz Güneş sisteminin kurtulur -----------
dışına çıktığınızda uzaklıklar ----------. Düşüncenin akışına göre bu parçanın
Bu metinde boş bırakılan yere düşünce- son cümlesi aşağıdakilerin hangisi ola-
nin akışına göre aşağıdakilerden hangi- maz?
si getirilmelidir?
A) duyguların dile getirildiği bir araç olur.
A) kolaylıkla aşılabilirdi B) hayatın coşkulu akışına karışır.
B) kolay kolay aşılamazdı C) okuyucuyla birlikte yaşar.
C) bir çırpıda aşılabilirdi D) nitelikli okuyuculara ulaşır.
D) asla aşılamazdı
Çıkmış Soru
11 Nasıl başladı, ne vakit başladı bilemiyorum ama ilk belirtiler dokuz yaşımda iken ortaya çıktı.
Misafirlerle bahçede oturuyorduk. Yaşlı bir adam saati sordu. Aksi gibi, kimsede saat yoktu.
Eniştem içeri, saate bakmaya koştu. Ben o sırada: “Üçü yirmi geçiyor.” deyivermiştim.
- - - - Boğazdan geçen vapurlara bakıp zamanı bazen dakikası dakikasına kestirmek müm-
kündü. Görünürde vapur olmadığı anlaşılınca gözler fal taşı gibi açıldı ve hep bir ağızdan
“- - - -” dediler.
“Bilmem.” dedim. “Dilimin ucuna geliverdi işte.”
Rahmetli halam: “Tesadüf a canım!” dedi. “Attı tuttu işte. Olmaz mı böyle şeyler?”
Öbürküler de: “Evet, tesadüf.” dediler. “- - - -” diye de eklediler.
Bu metinde boş bırakılan yerlerden herhangi birine mantık akışına göre aşağıdakiler-
den hangisi getirilemez?
A) Ama bu kadar olur yani! B) Aslında saati biliyordu.
C) Saati tutturmama önce kimse şaşırmadı. D) Peki ama nasıl bildin?

