Page 152 - 9. Sınıf Tarih Öğretmenin Ders Notları
P. 152
¦ §
1 15252 TÜRKLERİN İSLAMİYET'İ KABULÜ VE İLK TÜRK İSLAM DEVLETLERİ
* Hükümdardan sonra en yetkili kişi olan vezirler Karahanlılarda yuğruş, Gaznelilerde ise hace
unvanını kullandılar.
* Karahanlı ve Gazneli devletlerinde hükümdarların yetkilerini sınırlandıracak ve onlardan hesap
soracak bir kurum yoktu.
* Buna rağmen Türk hükümdarları Müslümanların her işinde birbirleriyle istişare etmesi ilkesine
uyarak yüksek rütbeli devlet ricalinden oluşan danışma meclisleri kurdular.
* Böylece İslamiyet’in kabulüyle zayıflayan kurultay geleneğini bu meclisler aracılığıyla devam
EDİTÖR YAYINEVİ
ettirdiler.
* Türk-İslam devletlerinde yönetim işlerinin daha rahat ve düzenli bir şekilde yürütülebilmesi için
çeşitli divanlar oluşturuldu.
* Karahanlılarda devletin işleyişiyle ilgili önemli kararların alındığı Meclis-i Âli veya Divan-ı Âli
denilen divan varken, Gaznelilerde Divan-ı Vezaret denilen bir divan vardı.
* Türkler, İslam öncesinde Töre denilen hukuk kurallarını İslamiyet’in kabulünden sonra şer’i ve
örfi olmak üzere iki gruba ayırdı.
* Şer’i davalara kadılar bakarken, örfi mahkemelere Karahan ve Gazne hükümdarları başkanlık
ederdi.
* Türklerin İslamiyet’i kabulü ordu teşkilatında da değişikliklere neden oldu.
* Onlu sistemle benzerlikler taşıyan Karahanlı ve Gazneli devletlerinde ordu büyük ölçüde diğer
İslam devletlerinin orduları gibi teşkilatlandı.
* Buna göre askeri birlikler merkez, sağ kol, sol kol, öncü birlik ve artçı birlik adlarıyla gruplara
ayrıldı.
* Karahanlı ordusu; görevleri başkenti, sarayı ve hükümdarı korumak olan saray muhafızları
hükümdara bağlı ücretli askerlerden meydana gelen Hassa ordusu ve hanedan mensupları ile
valilere bağlı Türk boylarının kuvvetleri şeklinde oluşturulmuştu.
* Gazne ordusu ise sarayı ve hükümdarı koruyan gulamlar eyalet ve bağlı devletlerin kuvvetleri
Türkmenler ile ücretli ve gönüllü birliklerden meydana geliyordu.
* İslamiyet’in kabulü Türklerde toplum hayatını da değiştirdi.
* Daha önceleri konargöçer hayat süren Türkler, İslamiyet’e geçtikten sonra İslam medeniyetin-
deki güçlü şehir kültürünün etkisiyle göçebeliği bırakıp yerleşik hayata geçmeye başladılar.
* Köylere yerleşenler tarım ve hayvancılıkla, şehirdekiler ise ticaret ve el sanatlarıyla uğraştılar.
* İslamiyet'le birlikte tanıştıkları vakıflar aracılığıyla camiler, medreseler, imarethaneler, darüş-
şifalar, çeşmeler, köprüler ve kervansaraylar inşa ettiler.
* Şehirlerde İranlılar ve Araplarla birlikte yaşayan Türkler Fars ve Arap kültürü ile yakın temas
hâlinde oldular.