Page 150 - 10_edebiyat_ogretmenin
P. 150

148                                                                     TİYATRO
              F    Batılı anlamda tiyatro türü Türk

                  edebiyatına Tanzimat Dönemi’nde
                  girmiştir. Tanzimat’a kadar Türk
                  edebiyatında Karagöz, kukla, orta

                  oyunu ve meddah hikâyeleri, köy
                  seyirlik oyunları gibi türler tiyatro
                  türünün yerini tutmuştur. Şinasi’nin
                                                  YAYINEVİ
                  “Şair Evlenmesi” adlı eseri, Batılı

                  anlamda tiyatronun edebiyatımızdaki ilk örneği kabul edilir. Namık Kemal’in yazdığı
                  “Vatan yahut Silistre” adlı tiyatro eseri ise edebiyatımızda sahnelenen ilk tiyatro
                  eseridir. Şinasi ve Nâmık Kemâl’in dışında; Ahmet Mithat Efendi, Recaizade Mah-

                  mut Ekrem ve Abdülhak Hamid gibi yazarlar da Tanzimat Dönemi’nde tiyatro türün-
                  de eserler kaleme almıştır. Ahmet Vefik Paşa’nın Batı tiyatrosundan yaptığı çeviriler
                  ve uyarlamalar da bu türün ülkemizde yerleşmesinde etkili olmuştur.

              F    Tiyatro, Tanzimat Dönemi’nden sonra Millî Edebiyat Dönemi’nde de gelişimini devam
                      EDİTÖR
                  ettirmiş ve bu dönemde daha çok millî temalara yer veren ve Anadolu’ya açılan eser-
                  ler kaleme alımıştır. Resmi devlet tiyatrosu olarak kurulan “Darülbedayi-i Osmanî”
                  sayesinde yerli tiyatro eserleri yazma teşvik edilmiştir. Bunun neticesinde de bir-
                  çok eser yazılıp sahnelenmiştir. Reşat Nuri Güntekin, Musahipzade Celal, İbnürrefik
                  Ahmet Nuri gibi isimler bu dönemde tiyatro türünde ön plana çıkmışlardır.


              F    Cumhuriyet Dönemi, modern Türk tiyatrosunun Batılı düzeye eriştiği dönem olarak
                  düşünülebilir. Bu dönemde Türk tiyatrosu geleneksel izlerden büyük ölçüde sıyrıl-
                  mış ve teknik olarak çok başarılı eserler yazılmıştır. Ayrıca sahneleme olanakları
                  gelişmiş, açılan okullar sayesinde eğitimli oyuncular yetişmiş ve tiyatro İstanbul’la

                  sınırlı olmaktan çıkarak Anadolu’ya yerleşmiştir. Bu dönemde yazılan eserlerin konu
                  yelpazesi oldukça geniştir. Türk tarihi, cumhuriyet yönetimi, gelenek ve görenekler,
                  kuşak çatışması, Yunan mitolojisi, şehir hayatının yol açtığı sorunlar, köylü-kent-

                  li çatışması, modernleşme sorunu, siyasi ve sosyal fikirler gibi konular bu dönem
                  tiyatrolarının temel konuları arasında gösterilebilir. Muhsin Ertuğrul, Refik Erduran,
                  Turgut Özakman, Recep Bilginer, Orhan Asena, Ahmet Turan Oflazoğlu, Güngör
                  Dilmen gibi isimler bu dönemin tiyatro alanındaki önemli isimleridir.
   145   146   147   148   149   150   151   152   153   154   155