Page 21 - 10. SINIF TÜRK DİLİ ve EDEBİYATI DEFTERİM - GİRİŞ YAYINLARI
P. 21
ÖZETİN ÖZETİ 6. ÜNİTE: TİYATRO
GELENEKSEL TÜRK TİYATROSU
Q Geleneksel Türk tiyatrosu olarak adlandırdığımız oyunlar, Türk halk kültürünün en eski oyun geleneğinden günümüze kadar
gelen oyunları (Karagöz, orta oyunu, köy seyirlik oyunları, meddahlık) kapsar.
Q Geleneksel Türk tiyatrosu türleri yazılı bir metne dayanmaz. Bu oyunlarda modern anlamda olmasa da basit düzeyde
sahne, dekor, kostüm gibi unsurların varlığından söz edilebilir.
Q Sözlü geleneğe ait edebi ürünlerdir ve usta-çırak ilişkisiyle nesilden nesile aktarılmıştır. Bu oyunlarda müzik, şarkı ve oyun
iç içedir.
Q Oyuncular, oyunun gidişine göre belli yerlerde söylenmesi gereken kalıp sözler dışında o anda akıllarına geleni söyleyebilir-
GİRİŞ YAYINLARI
ler (tuluat - doğaçlama - irticalen). Güldürü ögesi genellikle taklit, yanlış anlama ve söz ustalığına dayanmaktadır.
Q Osmanlı Devleti zamanında tiyatro sözcüğü yerine “temaşa” sözcüğü kullanılmıştır.
Karagöz (Gölge Oyunu) Karagöz Oyununun Oyuncuları
Q Deriden yapılmış tasvir adı verilen şekillerin, arkadan
ışıklandırılmış beyaz bir perdeye yansıtılması yoluyla Gölge oyununda Karagöz ve Hacivat dışında;
oynatılan geleneksel Türk tiyatrosu türüdür.
Zenne (kadın karakter), Çelebi (mirasyedi), Tiryaki
Q Gölge oyununun kökeni ile ilgili görüşler incelendiğinde (konuşmada uyuklayan tip), Beberuhi (cüce, yaygaracı),
Karagöz’ün Türk kültüründen doğup dünyaya yayıldığı Tuzsuz Deli Bekir (sarhoş, zorba), Ermeni (kuyumcu), Laz
yönünde görüşler olmakla birlikte, diğer kültürlerden (kayıkçı), Bolulu (aşçı), Rumelili (pehlivan), Kastamonulu
(Mısır, Çin, İran) Türk kültürüne geçtiği yönünde görüş- (oduncu, bekçi) gibi tipler de yer alır.
ler de vardır. Ancak bu görüşlerin hiçbiri kesin değildir.
Q Karagöz oyunu, başta konuşmadaki taklit yeteneği ve
el mahareti olmak üzere birçok yeteneğe sahip “hayali, Karagöz Oyununun Bölümleri
hayalbaz” adı verilen kişilerce oynatılır.
Q Hayalinin yardımcısına yardak adı verilir. Mukaddime (Giriş): Oyunun başlangıç bölümüdür.
Q Karagöz oyununun hem başında hem de sonunda müzik- Hacivat müzik eşliğinde bir semai okuyarak perdeye girer;
ten yararlanılır. “Of, hay Hak” diyerek perde gazelini söyler, dua ederek
Karagöz’ü çağırır. Karagöz, Hacivat’ın çıkardığı gürültüye
Q Karagöz oyununun piri ve yaratıcısı Şeyh Küşteri sayıl- kızar, perdeye gelir, kavga ederler.
mıştır. Bundan dolayı Karagöz oyununun oynatıldığı per-
deye Küşteri Meydanı da denir. Muhavere (Söyleşme): Karagöz ile Hacivat arasın-
daki karşılıklı konuşmalara dayanır. Nükte ve cinaslara
Q Hacivat; biraz öğrenim görmüş, bilgiç geçinen, gösteriş dayalı bu bölüm; Karagöz’ün, Hacivat’ın sözlerini yanlış
meraklısı, yarı aydın insan tipini temsil eder. Karagöz ise anlaması ve bunlara gülünç anlamlar vermesiyle oluşur.
öğrenim görmemiş fakat zeki, nüktedan (şakacı) bir kişi-
liğe sahiptir. Fasıl: Asıl oyunun başladığı, oyuna diğer tiplerin de
katıldığı bölümdür. Oyuna genellikle, bu bölümde işlenen
Q Oyun, Hacivat’ın söylediklerini Karagöz’ün yanlış anlama- konuya göre isim verilir.
sından doğan çatışma üzerine kurulmuştur.
Bitiş: Oyunun son bölümüdür. Hacivat ile Karagöz’ün
Q Usta-çırak geleneği içinde yüzyıllarca gelişimini sürdür- kısa bir konuşmanın ardından kavga ettikleri bölümdür.
müş ve nesilden nesile aktarılmıştır.
Hacivat; “Yıktın perdeyi eyledin virân / Varayım sahibine
Q Bu oyunlar, Ramazan ayında kahvehanelerde; düğün, haber vereyim hemân” diyerek perdeden ayrılır. Karagöz
sünnet, doğum gibi törenler dolayısıyla ev, saray ve de “Her ne kadar sürç-i lisan ettikse affola!” diyerek
konaklarda düzenlenen şenliklerde oynatılmıştır. oyunu bitirir.
122 Giriş Yayınları / 10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı