Page 188 - 10. SINIF PARAGRAF SORU BANKASI - EDİTÖR YAYINLARI

TEST 5
Bölüm
15 PARAGRAFTA İKİ PARÇANIN YORUMU

1. ● Gri güzel bir dengenin adıdır. İnsanlar siyaha ya da
beyaza inanırlar. Gri ne siyaha ne beyaza benzer.
ANALİZ KÖŞEM Ona ulaşmak bilgi ve tecrübe gerektirir. Buna sahip
ANALİZ KÖŞEM olmayanlar, siyahın karanlığına ve tembelliğine ya da
beyazın itaatkârlığına ve kolaycılığına yaklaşırlar. Tan
vakti ya da gün batımında gökyüzü bu rengin değişik
Örnek
tonlarını sunar. İşte grinin anlamı budur; gri güzeldir.
● Prag’da Amerikalı bir karı kocayla tanışıyorum. İki-
si de öğretmenmiş. Prag’da oluş nedenlerini so- ● Siyah ve beyaz renklerin değişik oranlarda karıştırıl-
ruyorum. “Edebiyat yüzünden buradayız.” diyorlar. masıyla elde edilen bir renk olan gri, insan gözünün
Ne demek istediklerini sorduğumda, beni hayre- en rahat algıladığı renklerden birisidir. Alçak gönüllü-
te düşüren bir cevap alıyorum. “Bizler edebiyat lüğü ifade eden, uzlaştırıcı ve denge unsuru olan bir
turistiyiz!” Böyle bir kavram olduğunu bile bilmi- renktir. Aynı zamanda ciddiyet ve hareketsizliği çağ-
EDİTÖR YAYINLARI
yordum. Merakla bakıyorum yüzlerine. “Edebiyat rıştırır. Belki de bu yüzden pek çok devlet kurumunda
turizmi diye bir şey var artık.” diyor kadın bilmiş bir da çokça tercih edilen ve öne çıkan renklerden biri
edayla. “Biz, otobüslerle Prag’ı dolaşıp burada ya- de gridir. Hâkim olduğu ortamda bir ciddiyet havası
şamış edebiyatçıların evlerini, çalışma mekânlarını, oluşmasına katkıda bulunur.
takıldıkları kafeleri, yazılarında anlattıkları köprüleri Bu iki parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söyle-
ziyaret ediyoruz.”
nemez?
● Ülkemizde edebiyata olan ilgi her geçen gün azal- A) Aynı başlıklar farklı üslûplarla aktarılmıştır.
makta. Son yıllarda ne bir şiir kitabı okuyan genç B) Bir kavram iki değişik biçimle sunulmuştur.
görüyorum sokaklarda ne de koltuk altına bir ro- C) Aynı kavramla ilgili benzer değerlendirmelerde bulu-
man tutuşturmuş olgun bir beyefendi. Magazin nulmuştur.
dünyasının ve sanal âlemin içinde bocalayan bir D) Her iki metinde de öznel unsurlar ağır basmaktadır.
nesil gelmekte üstümüze üstümüze. Bu gidişle E) Kişisel görüşlere yer verilmiştir.
çok değil 20 yıl sonra Yaşar Kemal yalnızca “Çu-
kurova sanatçısı” olarak ezberlenilip geçilecek
edebiyat dünyasında… 2. ● Yaşar Kemal: Şu dünya yazarları içinde Çukurova’yı
yazan tek kişi ben değilim ki... Kafka, Tolstoy, Dos-
Bu iki parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söy- toyevski, Çehov, Balzac ve Stendhal da yazmıştır.
lenebilir?
Herkesin bir Çukurova’sı vardır ve herkes orayı ya-
A) Farklı üslûplarla sonuçların nedenleri verilmektedir. zar. Ben gökyüzünden yere inmedim. Çukurova’da,
B) Ortak bir konuya yönelik bir karşılaştırma söz ko- bir köyde doğdum. Bir kasabayı, bir şehri, bir toprak
nusudur. parçasının doğasını yaşadım. Akdeniz’i ve Torosları
C) Konu sınırlaması bakımından benzerlik göstermek- yaşadım. Yaşadığım yeri yazdım.
tedir. ● Türk edebiyatında toplumcu gerçekçilik, 1930’lardan
D) İki farklı konudan ortak bir görüş çıkmaktadır. 1980’lere kadar özellikle roman alanında varlığını
E) Aynı örneklerle metinler pekiştirilmiştir. güçlü bir biçimde sürdürmüştür. Toplumcu gerçekçi
bakış doğrultusunda işçilerin, dar gelirlilerin dünyası,
köydeki yaşam tarzı sunulmuş, köyden kente göçün
Çözüm ortaya koyduğu sorunlar, toplumcu dünya görüşüne
uygun olarak sergilenmiştir. Toplumcu gerçekçi eser
Metinler incelendiğinde ikisinde de edebiyata olan veren yazarların bir bölümü özellikle köy sorunlarına
ilgi ele alınmış. Birinci metinde edebiyata olan olumlu yönelmişlerdir. Bunlardan biri de Yaşar Kemal’dir.
ilgiden bir şekilde söz edilirken ikinci metinde edebi-
yata olan ilgisizlikten söz edilmektedir. Yani ortak bir Bu iki parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söyle-
konuya yönelik bir karşılaştırma söz konusudur. nebilir?
A) Birbirini destekler nitelikte ifadeler kullanılmamıştır.
B) Sözü edilen yazarın ait olduğu edebî topluluk ele
alınmıştır.
C) Her iki metinde de tartışma unsurları yer alır.
D) İçerik olarak aynı kavramlar üzerinde durulmuştur.
E) Her iki metinde de tanık göstermeye başvurulmuştur.

188