Page 97 - 10. SINIF PARAGRAF SORU BANKASI - EDİTÖR YAYINLARI
P. 97

TEST 3


           3.   Sanatta güzellikten kendi başına var olabilen bir kavram-  5.   Bir filozofu, dayanıklı bir kafes içine koysalar ve kafesi
               mış gibi söz etmek eleştirinin sık sık düştüğü yanlışlar-  Paris’in  Notre-Dame  Kilisesinin  kulelerinden  birinin  te-
               dan  biridir.  Oysa  hiçbir  sanat  yapıtının  güzellik  boyutu   pesinde sallandırsalar filozof zekâ yoluyla oradan düş-
               o  yapıtı  oluşturan  gereçlerin  karşılıklı  ilişkilerinden  ayrı   me tehlikesi olmadığını açıkça bilecek fakat yine de bu
               görülemez.  Özellikle  bir  yapıtın  güzelliğini  sözcüklerin   kadar yükseklikten aşağı bakar bakmaz endişe etmek-
               taşıdığı anlamdan soyutlamak olanaksızdır. Bir sanat ya-  ten  kendini  alamayacaktır.  Böyle  yerlerde  dolaşmanın
               pıtının amaçladığı anlamı nasıl dile getirdiğine bakarken   düşüncesiyle  bile  korkan  insanlar  vardır.  Yükseklikten
               biçimle anlamın birbirinden ayrılamayacağı apaçıktır.   korkan insan olmadığım hâlde, o sonsuz derinlikler kar-
                                                                şısında bacaklarım titremeye başlardı.
               Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden
               hangisidir?                                      Bu parçada asıl anlatılmak istenen düşünce aşağıda-
                                                                kilerden hangisidir?
               A)  Bir sanat yapıtını güzel yapan, biçimle içeriğin uyu-
                  mudur.                                        A)  Yüksek yerlerden düşme düşüncesiyle korku yaşa-
               B)  Bir eseri değerli kılan şey her şeyden önce içeriğidir.   yan insanlar vardır.
               EDİTÖR YAYINLARI
               C)  Sanat  yapıtında  anlam  her  zaman  biçimden  önce   B)  İnsan, zekâsıyla korku ve endişelerden kurtulabilir.
                  gelir.                                        C)  İnsanın kendini güvende hissetmesine rağmen kor-
               D)  Eleştirmenler sanat yapıtını çoğunlukla tek yönlü ele   kuya kapılması yersizdir.
                  alır.                                         D)  İnsan kendini güvende hissetse de korku ve endişe-
               E)  Bir yapıtının ne anlattığı değil, nasıl anlattığı önem-  ye kapılabilir.
                  lidir.                                        E)  Yükseklik korkusu çoğu insanda olan bir fobidir.








                                                            6.   Demokritos yemeğe gelen incirleri yerken bir bal kokusu
                                                                almış ve derhal araştırmaya başlamış kafasında, o güne
                                                                kadar incirlerinden almadığı bu koku nereden gelebilir
                                                                diye.  Merakını  gidermek  için  sofradan  kalkmış,  incirle-
                                                                rin  toplandığı  yeri  görmeye  gitmek  istemiş.  Yemekten
                                                                neden kalktığını duyan hizmetçi kadın gülmüş: Boşuna
                                                                vakit  kaybetmeyin,  demiş;  incirleri  bal  tabağına  koy-
           4.   Hekimlerin  söylediklerine  göre  bazı  sesler  ve  çalgılar   muştum toplarken. Demokritos’un canı çok sıkılmış bu
               kimi insanları çıldırma hâllerine sokarmış. Ben, bir köpe-  araştırma imkânını kaçırdığı için. Hadi be sen de, demiş
               ğin kemik kemirmesini işitince çılgına dönen kişiler gör-  hizmetçi  kadına,  tadımı  kaçırdın  ama  ben  yine  de  bal
               düm.  Boğazında  veya  burnunda  tıkanıklık  olan  birinin   kokusu  incirde  kendiliğinden  varmış  gibi  bunun  sebe-
               konuşmasını dinlerken öfkeye, nefrete kapılan insanlar   bini araştıracağım. Böyle demiş ve kendi varsaydığı bir
               çoktur. Graechus’ün bir flütçüsü varmış. Efendisi Roma   tesire  doğru  nedenler  bulmaktan  geri  durmamış.  Ünlü
               meydanlarında  konuşma  yaparken  bu  flütçü  arkadan   ve büyük bir filozofun bu hikâyesi, bizi seve seve bazı
               flütüyle onun sesini yükseltir, alçaltırmış. Burada flütün   şeylerin peşine düşüren araştırma tutkumuzu anlatıyor.
               gördüğü iş dinleyicilerin heyecanını artıran düşüncelerini   Plutarkhos’un söz ettiği buna benzer bir örnekte de ada-
               değiştiren bazı ses tonlarını ve hareketlerini bulmaktan   mın biri arama zevkini kaybetmemek için şüphelendiği
               başka  ne  işe  yarayabilirdi?  Doğrusu,  bir  üfürüğün  iniş   hakikatin kendisine söylenmesini istemez.
               çıkışlarıyla şekilden şekle giren bizim insanoğlunun da-
               yanıklılığına hiç diyecek yok.                   Bu parçada asıl vurgulanmak istenen düşünce aşağı-
                                                                dakilerden hangisidir?
               Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden
               hangisidir?                                      A)  Başarı  için  plan  yapmıyorsanız,  o  zaman  hükmen
                                                                  başarısızlığı planlıyorsunuz demektir.
               A)  İnsanoğlu çok zayıf bir varlıktır.           B)  Merak büyük araştırmalar için atılan ilk adımdır.
               B)  Bazı seslere bile dayanamayan insanlar vardır.   C)  Bir insan hiçbir zaman, nereye gittiğini bilmediği za-
               C)  Seslerin  insanı  olumlu  veya  olumsuz  etkileyen  bir   manki kadar uzun yol gidemez.
                  yanı vardır.                                  D)  Nereye  gittiğini  bilen  kişiye  yol  vermek  için  dünya
               D)  Seslerden ve çalgılardan etkilenmemek insanın elin-  bile bir kenara çekilir.
                  dedir.                                        E)  Büyük sevinçlere büyük zahmetlere katlanarak ula-
               E)  Seslerin olumsuz etkisi her insan için geçerlidir.   şılır.

                                                          97
   92   93   94   95   96   97   98   99   100   101   102