Page 53 - tyt-tum-dersler-konu
P. 53

BEYLİKTEN DEVLETE OSMANLI MEDENİYETİ                                                  367

           Ɖ   Kadıaskerler  devletin  en  küçük  yerleşim  birimine   EK BİLGİ
             kadar her yerde mevcut olan yargı ve eğitim işlerin-
             den sorumluydu.                               Uluğ Bey (1393 - 1449): Semerkant’ta bir medrese ve
                                                           bir  de  rasathane  yaptırmıştır.  Rasathane  için  yörede
           Ɖ   Osmanlı hukuk sistemi içinde bulunan bir diğer ilmiye   bulunan  tüm  mühendis,  alim  ve  ustaları  Semerkant’a
             sınıfı mensubu da şeyhülislamdır. Osmanlı devlet teş-
             kilatında Müfti’l - enam unvanı ile de anılan Şeyhü-  çağırmıştır. Bu gözlemevinde yapılan gözlemler, ancak
             lislamlık, ilmiye sınıfının en üst makamlarından biridir.  on iki yılda bitirilebilmiştir. Bu gözlem üzerine Uluğ Bey
                                                           1437’de büyük eseri olan Uluğ Bey Zici’ni yazdı. Bu
           Ɖ   Osmanlı  Devleti’nin  kuruluşundan  125  sene  sonra   eser,  daha  önce  yazılan  ziclerin  yanlışlarını  düzelti-
             Sultan II. Murat’ın saltanatı döneminde Molla Fena-  yordu.  Uluğ  Bey’in  bu  eseri  1665’te  Oxford’da  İngi-
             ri’nin  tayini  ile  bu  fetva  makamının  ortaya  çıktığı   lizce ve 1853’te de Fransızca olarak basıldı. Batı bilim
             kabul edilmektedir.                           dünyası Uluğ Bey’e 15. Asır Astronomu unvanına layık
           İlmiye Sınıfının İlim Hayatındaki Rolü          görürken Milletlerarası Astronomi Derneği de Ay yüze-
           Ɖ   Osmanlı Devleti’nin kuruluşundan itibaren padişahlar   yindeki bir kratere onun adını verdi.
                              EDİTÖR YAYINEVİ
             ve  devlet  adamları  eğitim  ve  öğretim  faaliyetlerine
             önem verdiler. İlk Osmanlı medresesi İznik’te Orhan   EK BİLGİ
             Bey  tarafından  1330’da  kurulan  İznik  Orhaniyesi   Akşemseddin (1389 - 1459): Fatih Sultan Mehmet’in
             medresidir. Orhan Gazi bu medresenin başına devrin   hocası  olarak  bilinmektedir.  Akşemseddin,  bilimde  ve
             önemli alimlerinden biri olan Kayserili Davut Efen-  tasavvufta olduğu gibi, tıp, eczacılık alanında da büyük
             di’yi müderris olarak getirmiştir.            bir üne sahipti. Sadece beden hastalıklarının değil, aynı

           Ɖ   İlk dönemlerde Mısır, Suriye, İran, Türkistan ve Ana-  zamanda ruh hastalıklarının da hekimi olan Akşemsed-
             dolu  beyliklerinden  gelen  alimler  de  Osmanlı  med-  din  bu  alanda  hastaları  tedavi  ederdi.  Akşemseddin,   Tarih
             reselerinde  ders  vermişlerdir.  Osmanlılarda  devletin   Antonie  van  Leeuwenhoek’in  yaklaşık  iki  asır  sonra
             güçlenmesine  bağlı  olarak  gelişen  medrese  eğitimi   deneyle keşfettiği mikrobu, Maddetü’l-Hayat adlı ese-
             İstanbul’da kurulan Sahn-ı Seman ve Süleymaniye   rinde yıllar öncesinde dile getirmiştir.
             Medreseleri ile zirveye ulaştı.              OSMANLI KÜLTÜRÜ VE KİTABÎ KÜLTÜR

           Ɖ   Medreselerde ders veren hocalar ise Müderris unva-
             nıyla  anılırdı.  Müderrislerin  muid  denilen  yardımcıları   Ɖ   Osmanlı Devleti’nde geniş ve zengin bir kültür birikimi
             vardı. Muidler müderrisin dersini özetler veya tekrarlardı.  oluşmuştu ve bu durum var olan kültür birikiminin diğer
           Ɖ   Kadılar, öğretmenler, imamlar, doktorlar, matematik-  nesillere aktarılmasını da beraberinde getirmekteydi.
                                                            Sözü edilen kültür kapsamı altında; Osmanlılarda ön
             çiler,  astronomi  alimleri  ve  din  alimleri  hepsi  med-
             resede eğitim gören ve toplumda önemli rolleri olan   planda olan bazı sanat dalları (musiki, minyatür, hat
             aydın kimselerdi.                              vb.), tarih, felsefe, din, edebiyat, eğitim-öğretim, spor,
                                                            yemek, törenler (ritüeller), giyim, bilim gibi toplumun
           Ɖ   Osmanlılarda eğitimin temel yapısını medreseler oluş-  gündelik yaşamını oluşturan ve eylemler sonucunda
             tururken bunun yanında camiler de temel yaygın eği-  ortaya  çıkan  düşünsel  ve  eylemsel  unsurlar  yer
             tim kurumu özelliği taşıyordu. Osmanlılarda ara eğitim   almaktaydı.
             kurumları olarak da tekke, zaviye, dergâh ve ocakları
             sayabiliriz. Bunlar birer serbest eğitim kurumları ola-  Ɖ   Osmanlı Dönemi’nde kültürün en başta gelen üretim
             rak, bir nevi halk eğitimi işlemini yerine getirmişlerdir.  merkezleri saray ve konaklardır. Buralarda, sanat ve
                                                            bilim alanında en önde gelen isimler toplanmış oldu-
              EK BİLGİ                                      ğundan  buralar  kültür  faaliyetleri  konusunda  halka
                                                            öncülük eden yerler olmuştur.
            Ali  Kuşçu  (1403  -  1474):  Fatih  Dönemi’nin  en  dik-
            kate değer siması, Ali Kuşçu’dur. Ayasofya Medresesi   Ɖ   Osmanlı’da dini, felsefi, bilimsel ve mistik bilgiler ve
            müderrisliğine tayin edilen Ali Kuşçu hayatının son iki   bu bilgilerin toplum içerisinde öğretilerek uygulamaya
            üç yılını İstanbul’da geçirmiş, 1474 yılında İstanbul’da   konulması  Osmanlı  toplumunun  kültürünü  meydana
            ölmüştür.  Ali  Kuşçu,  matematik  ve  astronomiye  dair   getirmiştir. Bu kültür şehirlerde ve saray çevresinde
            eserlerin  yanında  kalem  ve  Filoloji  konularında  da   yazılı hâle getirilmiş ve ülkenin her yerine kitabî kül-
            eserler  kaleme  almıştır.  Fatih’e  sunduğu  Risaletü’l-   tür alarak yayılmıştır. Bu kitabî kültürler arasında; fer-
            Fethiye  adlı  eseri  19.  yüzyılda  günümüzdeki  İstan-  manlar, beratlar, ahidnameler gibi saray yayınlarının
            bul Teknik Üniversitesinin temelini oluşturan İstanbul   yanında tercüme, kitap, risale, hamiş, minyatür ve 19.
            Mühendishanesinde, ders kitabı olarak okutulmuştur.   yüzyıldan itibaren gazete ve dergiler yer almıştır.
            Bu  eserde  gök  cisimlerinin  Dünya’ya  olan  uzaklık-  II. Murat Dönemi Kültürel Gelişmeler
            ları  verilmiştir.  Bir  de  Dünya  haritasının  bulunduğu
            eserde  yerkürenin  eksen  eğikliği  23°30’17’’  olarak   Ɖ   II. Murat bilim insanlarını ve sanatçıları koruyan aynı
            tespit  edilmiştir.  Ali  Kuşçu,  Ay’ın  haritasını  çıkaran   zamanda onların her türlü masraflarını karşılayan son
            ilk  bilim  insanı  olarak  tarihe  geçmiştir.  Bu  nedenle   derece hayırsever bir padişahtı.
            NASA (Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Araştırma-  Ɖ   Musiki,  şiir  ve  edebiyata  düşkünlüğü  ile  tanınan  II.
            ları Merkezi) tarafından Ay’daki bir bölgeye onun adı   Murat, Osmanlı sarayını şiirle tanıştırmıştır.
            verilmiştir.
   48   49   50   51   52   53   54   55   56   57   58