Page 113 - 10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenin Ders Notları
P. 113

¦ DESTAN / EFSANE §                                                       113
                                                                                    113

             EFSANE-DESTAN İLİŞKİSİ                   EFSANE-HALK HİKÂYESİ İLİŞKİSİ

          *  Efsane ve destandaki olaylar gerçek olarak   *  Halk hikâyeleri, özetlenerek ve içindeki man-
            kabul  edilir.  Destanların  tamamında  belirli   zum  bölümler  zamanla  unutularak  efsane
            bir tarihî olay işlenir. Bu durum efsanelerin   özelliği  kazanır.  Yani  bazı  halk  hikâyeleri
            tamamı için geçerli değildir.           zamanla efsaneleşmiştir.

          *  Her  ikisinde  de  yer  alan  olaylar  günümüz   *  Halk hikâyelerindeki bazı kahramanlara efsa-
            dünyasında geçer.                       nelerde de rastlanmaktadır. Halk tarafından
          *  Efsanelerde insanın kendisi dışında inandığı   benimsenen, sevilen halk hikâyesi kahraman-
          EDİTÖR YAYINEVİ
            her şeye yönelik olarak hayal gücüne dayalı   ları etrafında çeşitli efsaneler oluşmuştur.
            bir şekilde yaptığı açıklama yer alırken des-  Halk hikâyelerinde de az da olsa olağanüstü-
            tanlarda toplum hayatında iz bırakan olaylar   lük söz konusudur.
            ele alınır.                            *  Hem halk hikâyeleri hem de efsaneler sözlü

          *  Efsanelerin  bazılarında  “kutsiyet-kutsallık”   gelenekte dilden dile yayılan ürünlerdir. Ano-
            söz  konusuyken  destanlarda  kutsallık  söz   nim  olan  bu  ürünlerde  kültüre,  inançlara,
            konusu değildir. Destanlar millî özellik göste-  gelenek ve göreneklere ait birçok unsur bulu-
            ren anlatılardır.                       nur.





             TÜRK EDEBİYATINDA DESTAN

             * Türk edebiyatı destan geleneği bakımından oldukça zengindir. Asya kıtasının çeşitli bölgelerinde
            hüküm sürmüş Türk devletlerinin ve Türk boylarının oldukça zengin bir destan geleneği vardır.

             * Destanlarda bir milletin özünü oluşturan durumlar ifade edilmekte bu ürünler sayesinde ulusal
            kimlik gelecek nesillere aksettirilmektedir.
             * Hunlar, Göktürkler ve Uygurlar döneminde doğal destan niteliğinde olan bu edebî ürünler, biz-
            lere o dönemin kültürü ile ilgili birçok bilgi sunmanın yanında ulus olmanın, birlik ve beraberliğin
            önemini de hatırlatmaktadır. Aynı zamanda bu ürünlerde çeşitli tarihî olaylara ve kahramanlara
            da vurgu yapılmaktadır.

             * Nitekim Oğuz Kağan Destanı’nın başkahramanı olan Oğuz Kağan’ın tarihteki karşılığının Hun
            hükümdarı Mete Han olduğu düşünülmektedir. Bilinen Türk destanları arasında en eskisi “Yara-
            dılış Destanı”dır.

             * Bu  destan  Altay  Türkleri  arasında  söylenmiştir.  Rus  Türkolog  Radlof  tarafından  saptanıp
            yazıya geçirilmiştir. İslamiyet’ten önceki döneme ait en eski destanlar Saka Türklerine aittir.
            Bu destanlar zinciri içinde “Alp Er Tunga” ve “Şu” parçaları bulunur. Bunlar Kaşgarlı Mahmut’un
            Dîvânu Lugâtî’t-Türk adlı eserinde yer almaktadır.

             * Türk milletine ait doğal destanları İslamiyet öncesi ve İslamiyet sonrası Türk destanları olmak
            üzere iki ana başlıkta sınıflandırabiliriz:
   108   109   110   111   112   113   114   115   116   117   118