Page 74 - 10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenin Ders Notları
P. 74
¦ §
74 74 ŞİİR
NOTOT
N
Ahmet Yesevi 63 yaşından sonra mezar büyüklüğünde bir çukurun içinde inzivaya çekilmiş, toprağın
altında yaşamayı seçmiştir. Bunun nedeni Hz. Peygamber’in 63 yaşında hayata veda etmiş olma-
sıdır. Ahmet Yesevi de bu yaştan sonrasını yaşamaya uygun görmemiş ve yaklaşık 10 yıl bu
şekilde çile denilen inziva hayatını sürdürmüştür.
HALK ŞİİRİ
* İslamiyet öncesi dönemde görülen sözlü edebiyata dayalı şiir söyleme geleneği, İslamiyet sonra-
EDİTÖR YAYINEVİ
sında da devam ettirilmiş ve bu gelenek halk şiiri adı altında varlığını sürdürmüştür.
* Bu şiirin şekil ve içerik özellikleri hakkında şunlar söylenebilir:
* Tema ve şekil bakımından İslamiyet öncesi dönemde görülen Türk şiiriyle büyük benzerlik görülür.
Halk şiiri tarzında şiir söyleyen şairlere “âşık” denmiştir.
* Âşıklar saz eşliğinde şiir söylemişlerdir.
* Sözlü gelenek içerisinde genellikle de doğaçlama bir biçimde şiir söyleme söz konusudur.
* Gelecek kuşaklara da sözlü bir şekilde aktarılmıştır.
* Şairlerin çoğu şiirlerini ilk söylediklerinde yazıya geçirmedikleri için, şiirlerin birçoğu unutulmuş,
hafızalarda kaldığı kadarıyla günümüze ulaşmıştır.
* Genellikle aşk, ayrılık, doğa güzelliği, toplumsal olaylar, ölüm, yiğitlik, din ve tasavvuf konuları
işlenmiştir.
* Anlatım sade, içten ve canlıdır. Kullanılan edebî sanatlar anlaşılırlığı olumsuz etkilemez.
* Aksine şiire söyleyiş güzelliği katar.
* Kalıplaşmış benzetmeler görülür.
* Koşma, semai, mani, türkü, varsağı gibi nazım şekilleri kullanılmış; konuları bakımından şiirler
güzelleme, koçaklama, taşlama, ağıt, nefes, ilahi, şathiye gibi isimler almıştır.
* Âşıklar; halkın içinden çıkmış, genellikle çok iyi bir eğitim almamış ve halkın ortak duygularını
yansıtan kişilerdir.
* Şiirler hece ölçüsüyle söylenmiş; hecenin en çok 7, 8 ve 11’li kalıpları kullanılmıştır.
* Dizelerde belirli durak yerleri vardır. Şiirlerin nazım birimi dörtlüktür. Âşıkların şiirlerini topladık-
ları defterlere cönk denmiştir.
* Ahenk birimi olarak genellikle yarım kafiye kullanılmıştır.
* Şiir ve müzik iç içedir. Şiirler genellikle belirli bir ezgiyle söylenmiştir.
* Şiirler halkın konuşma diliyle oluşturulmuştur. Ancak zaman zaman Arapça ve Farsça sözcüklere
de yer verilmiştir.
* Halk şiiri; anonim halk şiiri, âşık tarzı halk şiiri ve dinî-tasavvufi halk şiiri olmak üzere üç kolda
gelişimini sürdürmüştür.